Finans dünyasında, yatırımların yönetimi oldukça önemlidir ve bunu başarılı bir şekilde yapmak, yatırımcılara uzun vadeli finansal güvenlik sağlar. Portföy yönetimi, bireylerin ya da kurumların sahip olduğu finansal varlıkların çeşitlendirilerek, riskin azaltılması ve maksimum kazanç sağlanması için kullanılan bir strateji ve süreçtir. Yatırımcılar, portföylerini yöneterek gelir elde etmeyi, riskleri kontrol altında tutmayı ve finansal hedeflerine ulaşmayı amaçlar.

Portföy Yönetimi Nedir?

Portföy yönetimi, bir yatırımcının sahip olduğu varlıkların (hisse senetleri, tahviller, döviz vs.) stratejik olarak bir araya getirilmesi ve yönetilmesidir. Bu süreçte amaç belirli bir getiri hedefi doğrultusunda, minimum riskle maksimum kazancı elde etmektir. Portföy yönetimi hem bireysel yatırımcılar hem de kurumsal yatırımcılar için de kritik bir öneme sahiptir. Zira varlıkların doğru stratejilerle yönetilmediği bir finans ortamı büyük maddi kayıplar getirebilir.

Portföy yönetimini gerçekleştirmek için kişilerin farklı finans alanlarında donanımlı olmaları gerekmektedir. Bunun için kişiler ve kurumlar genellikle yatırımlarını aracı kurumlarla yapmaktadırlar. Bu süreçte portföy yönetimi hizmeti sunan yetkili kuruluş ile yatırımcı arasında anlaşma sağlanır. Devamında yatırım uzmanları tarafından portföy çeşitlendirilerek risk minimum seviyeye indirilir.  Bu alanda hizmet sunan uzmanlar SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) faaliyetlerine uygun bir şekilde faaliyetlerini sürdürmektedir. 

Portföy Yönetimi Nasıl Yapılır? 

Portföy yönetiminde üç temel ilke hakimdir; risk yönetimi, süreklilik ve kazanç. Bu süreçte yatırım uzmanları varlıkların minimum riskle ve sürekli olarak artırmayı amaçlar.  Bu temel anlayışla portföy yöneticileri adım adım varlıkları değerlendirmeye başlar. Portföy yönetimi stratejileri kişiye ve yetkili kuruluşa bağlı olarak değişse de genel olarak şu adımların etkili olduğu söylenebilir:

• Hedefleri Belirleme: İlk adımda  yatırım hedeflerinin net bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Kısa vadeli mi yoksa uzun vadeli bir yatırım mı? Yüksek kazanç mı yoksa sürekli kazanç mı? Bu tür soruların hedef belirleme sürecinde cevaplanması gerekir. 

• Risk Toleransı: Yatırım yaparken ne kadar risk alınabileceğini de belirlemek önemlidir. Çünkü risk toleransınız portföyün yapısını belirleyecektir.

• Analiz: Mevcut yatırımlar analiz edilerek güçlü ve zayıf yönler belirlenir. 

• Yatırım Araçlarını Seçme: Hisse senedi, döviz, emtialar ve yatırım fonları gibi çeşitli yatırım araçları arasından risk profiline ve hedeflere uygun olan finans alanları seçilir.

• Yönetim Anlayışını Belirleme: Portföy yönetiminde farklı stratejilerle ilerlenebilmektedir. Bazı yetkili kuruluşlar geleneksel portföy yönetimini tercih ederken bazı kuruluşlar modern yönetim düzenini benimser. Geleneksel portföy yönetiminde deneyimler ve içgüdüler öne çıkarken modern portföy yönetiminde niceliksel analizler yapılmaktadır. 

• Değerlendirme: Piyasa koşullarındaki değişikliklere göre portföyün düzenli olarak gözden geçirilmesi gerekir. Genel durum göz önünde bulundurularak mevcut varlıklar farklı finans alanlarına kaydırılabilir. 

Portföy Yönetim Türleri

Daha önce de belirtildiği üzere portföy yönetimi kuruluşları hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılara hizmet vermektedir. Bu doğrultuda portföy yönetiminde iki seçenek ortaya çıkar bireysel portföy yönetimi ve kurumsal portföy yönetimi. Bireysel portföy yönetiminde kişilerin kendi finansal varlıklarını koruma ve arttırma için başvurduğu yöntemdir. Kurumsal portföy yönetimi ise vakıf, şirket, dernek ve sanayi gibi büyük fonlara sahip olan kuruluşların varlıkları yönetilir. Bu yönetim türünde daha karmaşık stratejiler ve risk yönetimi araçları değerlendirilmektedir.