Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle yayımladığı mesajında, çiftçilerin sorunlarına işaret ederek, “Cumhuriyetin kurulmasında, kalkınmasında, hatta açılan fabrikalarında dahi izi bulunan çiftçiler, siyasal iktidarın politikaları altında ezildi. Çiftçiye hakkını verin” dedi.ANKARA (İGFA) - CHP Edirne Milletvekili Yazgan, yaptığı yazılı açıklamada, Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu’nun kuruluş tarihi olan 1984’ten bu yana 14 Mayıs’ın “Dünya Çiftçiler Günü” olarak kutlandığını anımsattı. Başı dik, alnı açık bir şekilde antiemperyalist Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin, tarım ülkesi niteliği sayesinde hızlı atılımlar yaptığını, birçok fabrikanın üretilen meyve ve sebze karşılığında açıldığını, AKP döneminde satılan birçok fabrikada çiftçinin alın teri olduğunu söyleyen Yazgan, şunları kaydetti:

CHP Keşan'ın danışma kurulu toplantısı yarın CHP Keşan'ın danışma kurulu toplantısı yarın

“Bir dönem kendi kendine yeten ülkeler arasında yer alan Türkiye, AKP iktidarıyla birlikte tarımda geriye gidiş yaşadı. Cumhuriyetin kurulmasında, kalkınmasında, hatta açılan fabrikalarında izi bulunan çiftçiler, siyasal iktidarın politikaları altında ezildi. Yetersiz destekler, plansızlıklar çiftçiyi toprağa küstürdü. Çiftçi sayısı 2 milyona kadar geriledi. Bunda çiftçiye verilen desteklerin yetersizliği büyük rol oynuyor. Tarım Yasası’na göre milli gelirin en az yüzde 1’i çiftçilere destek olarak verilmek zorunda ancak yasal olarak zorunlu olan bu uygulama AKP iktidarı tarafından terk edildi. Çiftçilerin bankalara olan borcu yüz milyarca liraya çıktı. Verilen az tutardaki desteğin bir kısmı ise mazottan alınan vergiyle çiftçinin elinden uçuyor. Köy okullarının kapatılması, yaşamı da zorlaştırırken; köyden kente göç ve toprağı bırakan genç sayısı artıyor. Çiftçiyi desteklemeyi unutan iktidar ise çözümü ithalatta arıyor. Tarım ülkesi niteliği taşıyan ülkemiz, tarımda kara bir tabloyla Dünya Çiftçiler Günü’nü karşılıyor. İktidara sesleniyoruz; çiftçiye hakkını verin. Çiftlerin gelecekten umutsuz olması demek, hali hazırda gıda enflasyonunda zirvede yer alan Türkiye’nin daha kötü günlere gitmesi demektir. Çiftçilerin yaş ortalaması gittikçe artıyor. Köyler yeniden cazip hale getirilmeli, yaşam standartları iyileştirilmeli, köy okulları yeniden açılmalı, sağlık hizmetinin kalitesi artırılmalı. Çiftçilerimizin taleplerine kör ve sağır olunmamalı.”