Bilecik İl Sağlık Müdürü Dr. Ferhat Damkacı, akciğer kanserlerinin yüzde 80 nedenini tütün içiciliğinden kaynaklığı belirterek, "Tütün tüketimindeki azalmayla akciğer kanseri görülme sıklığı da azalmaktadır. 2020 yılı verilerine göre dünya genelinde 10 milyon kişi kanserden hayatını kaybetmektedir" dedi.

Bilecik İl Sağlık Müdürü Dr. Ferhat Damkacı ’Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı’ nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Damkacı, "Bilindiği üzere kanser, beraberinde getirdiği sağlık sorunlarının yanı sıra, maddi ve manevi yönden uzun süreli mücadele gerektiren bir hastalık grubudur. Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı 2020 yılı verilerine göre dünya genelinde yılda 19 milyon kişi kanser tanısı almakta ve yine takriben 10 milyon kişi bu sebeple hayatını kaybetmektedir.Hastalık; cinsiyet, dil, din, ırk ayırımı yapmaksızın tüm insanları etkilemektedir.Kanserde benzer seyrin devam etmesi halinde, 2040 yılında 29,5 milyon yeni vakanın ortaya çıkması ön görülmektedir. Yapılan tahminler, önümüzdeki yıllarda gelişecek olan kanser olgularının önemli bir bölümünün az gelişmiş ülkelerde ortaya çıkacağını ortaya koymaktadır" dedi.

"Dünya genelinde erkekler arasında en sık görülen kanser türü akciğer kanseri"

Damkacı, açıklamasının devamında "Çalışmaların gösterdiği gibi Dünya genelinde erkekler arasında en sık görülen kanser türü akciğer kanseri iken kadınlarda 3’üncü sırada yer almakta ve önemini korumaktadır. 2020 yılında dünyada 2.2 milyon yeni vakanın ortaya çıktığı ve akciğer kanserine bağlı 1.8 milyon ölümün gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Son resmi verilere göre (2017 yılı) ülkemizde kanser sıklığı erkeklerde yüz binde 259,2 kadınlarda ise yüz binde 187,0 olarak gerçekleşmiştir. Bir yıl içerisinde 180.288 kişi kanser teşhisi almıştır. Akciğer kanseri gerek dünyada gerekse ülkemizde kanser kaynaklı ölümlerin en yaygın nedenidir. Ülkemizde erkeklerde trakea, bronş ve akciğer kanseri (56,7/100.000 kişide YSH) en sık izlenen kanserler içerisinde ilk sırada yer alırken, kadınlarda (11,1/100.000 kişide YSH) en sık görülen 4. kanser türü olmuştur. Erkeklerde tütün ve tütün ürünlerine bağlı kanserler arasında tütün kullanımına atfedilen vaka sayısı 16.781 olarak tahmin edilmekte olup tütüne bağlı kanserler özellikle erkeklerde önemini korumaya devam etmektedir" dedi.

"Türkiye’de tanı alma medyan yaşı 64 olup, 40 yaş altı bireylerde daha nadir"

Bilecik İl Sağlık Müdürü Dr. Ferhat Damkacı, hastalığın Türkiye’de tanı alma medyan yaşı 64 olup, 40 yaş altı bireylerde daha nadir olarak rastlanılmakta olduğunu anlatarak, "Yine söz konusu hastalık genellikle ileri evrelerde teşhis edilmektedir. Ülkemizde vakaların yüzde 15,4’si lokalize evrede saptanmışken yüzde 28’i bölgesel, yüzde 56,5’i ise uzak yayılım grubunu oluşturmaktadır. Pek çok popülasyon için bu kanser türünün yüzde 80’inde sorumlu etken tütün kullanımıdır. Nitekim tütün tüketimindeki azalmayla akciğer kanseri görülme sıklığı da azalmaktadır.Akciğer kanserinin diğer nedenleri arasında mesleki (asbest, ağır metaller) ve çevresel risk faktörlerine maruziyet (pasif içicilik, radon) yer almaktadır. Toplumsal ve bireysel farkındalık ile akciğer kanseri sıklığının azaltılabileceği unutulmamalıdır. Henüz etkin bir tarama yöntemi bulunmuyor olsa da tütün kontrolünün akciğer kanserine karşı mücadelenin en temel ve en etkin aracı olduğu bilinmektedir. Ulusal tütün kontrol programımız ile toplumdaki tüm bireylerin, tütün ürünlerinin sağlık, ekonomik, çevresel ve sosyal zararlarından korunması hedeflenmektedir" dedi.

"Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 90’ı tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı ile oluşmaktadır"

Damkacı son olarak akciğer kanserini yapısal olarak normal akciğer dokusunda bulunan hücrelerin ihtiyaç ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içinde bir kitle (tümör) oluşturması olarak tanımlarken, "Oluşan kitle öncelikle bulunduğu ortamda büyür. İleriki aşamalarda ise çevre dokulara veya dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak (karaciğer, kemik, beyin vb. gibi) hasara yol açar. Bu yayılıma metastaz adı verilmektedir. Akciğer kanserlerinin yaklaşık yüzde 90’ı tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı ile oluşmaktadır. Dolayısıyla sigara içiminin engellenmesiyle akciğer kanseri tanısının yüzde 90’a kadar önlenebileceği tahmin edilmektedir. Tedavisi ise hastadan hastaya farklılaşabilmekle birlikte tedavi kararında hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarının varlığı gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler; cerrahi, hedefe yönelik tedaviler, radyoterapi, kemoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir" dedi.